BODRUM SICAK HABER – Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Karşıyaka Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Yerel Yönetimlerde Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı Belediyeler Buluşması zirvesine katıldı.
İzmir’de gerçekleştirilen Belediyeler Buluşmasında Başkan Ahmet Aras, Bodrum’da gerçekleştirilen Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planları hakkında bilgilendirmeler yaparak “Biz, yerelde iklim krizinin etkilerini halkımıza daha az hissettirmek için çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Karşıyaka Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’nda düzenlenen zirve, Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcıları Ali Öztunç ile Ahmet Akın’ın açılış konuşmalarıyla başladı. Açılış konuşmalarının ardından söz alan Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, iklim krizinin etkilerinin her geçen gün daha fazla hissedildiğinin altını çizerek Bodrum Belediyesi’nin krize yönelik hayata geçirdiği projeler ve hayata geçirilecek projeler hakkında görüşlerini dile getirdi.
İklim krizinin tüm Türkiye’de etkisini gösterdiğini ifade eden Başkan Ahmet Aras şunları söyledi: “Öncelikle bizi bu toplantıya davet ettiği için sevgili Karşıyaka Belediye Başkanıma çok teşekkür etmek istiyorum. İklim krizi şu anda hem dünyanın hem Türkiye’nin tabii ki yerelde de bizlerin en önemli gündemi konumunda. Özellikle Akdeniz ve Ege bölgesinde yer alan belediyeler, şu anda Türkiye’de belki de iklim krizinin etkilerini en fazla hisseden kentler olarak öne çıkmakta. İklim krizinin etkilerini geçtiğimiz yaz hep beraber acı bir şekilde Bodrum’da, Marmaris’te ve daha birçok kentte yaşadık. Temmuz sonu ve Ağustos’un ilk iki haftasında hava sıcaklığı, iklimin hissettirdiği olağanüstü şartlar bizlere bir tehlikenin habercisi gibiydi. İlk yangın merkezde çıkmıştı. Onunla mücadele ederken birdenbire Güvercinlik’te ardından da Mazı’da, Çökertme’de daha sonra da Dereköy’de çok büyük yangınlar çıktı. O iki hafta iklim krizinin etkilerini çok net hissettiğimiz haftalardı. Peki, bu bitti mi? Tabii ki bitmedi. Sadece çıkan yangınları söndürmekle iklim kriziyle mücadele edemeyiz. Bizim için aslolan tabii ki Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat Eylem Planı çerçevesinde üzerimize düşenleri yapmaktır. Yerele çok büyük görev düştüğünü görüyoruz ama şu da var ki en önemli şey, ülkelerin politikaları ve onların yaratacağı etkiler. Biz yerelde iklim krizinin etkilerini halkımıza daha az hissettirmek için çalışıyoruz.”
İklim krizinin su baskınlarını da tetiklediğini ifade eden Başkan Aras, “İklim krizinin bize olan bir başka etkisi de ani su baskınları. Özellikle sıcaklık arttıkça buharlaşma da artıyor ve bu aynı zamanda beklenmedik yağmurlara ve ardından da su baskınlarına sebep oluyor. Bunları da zaman zaman acı bir şekilde yaşıyoruz.” dedi.
Göreve geldiklerinin ilk gününden itibaren iklim krizine karşı nasıl bir yol izledikleri konusunda da bilgilendirmeler yapan Başkan Aras, kesin çözümün karbon emisyonunun azaltılması olduğunu söyleyerek Bodrum’da bu yönde çalışmalar ve envanterler yaptıklarını ifade etti.
“Daha az sayıda ama daha fazla gelir getiren bir turizm anlayışı”
Daha az sayıda ama daha fazla gelir getiren bir turizm anlayışını benimsediklerinin altını çizen Başkan Aras, “Bu da turizmin öyle sadece yazın 2-3 aya sıkışan binlerce insanı uçaklarla getirip -ki atmosfere en fazla sera gazını da uçak motorları salıyor- o kadar turisti yedirip içirip ondan sonra onun negatif etkilerini de yaşamak istemiyoruz. Bunu da tabii değerlendirmemiz lazım. Turizm bir kültür alışverişidir, sadece insanları getirip yedirip içirip göndermek değildir. O insanların, ülkemizde kentlerimizde deneyim yaşamalarını sağlamaktır. O deneyimi yaşamaları için de doğayı, çevreyi, kültürü korumamız gerekmektedir. Biz de sayın başkanımızın öncülüğünde burada buluşarak en azından kentlerimizde uyguladığımız deneyimleri paylaşıyoruz. Kendisine tekrar teşekkür ediyorum.” dedi.
Referans enerji sisteminin önemine de değinen Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Yaptığımız çalışmalarda Bodrum’un referans enerji sistemini de çıkarıyoruz. Bu 2020 için yapılan bir çalışma. Burada önemli olan referans enerji sistemi nedir? Enerjiyi nereden temin ediyoruz? Acaba fosil yakıtlardan mı ya da güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından mı? Nerede üretip nerede tükettiğimizi çalışıyoruz. Temiz enerjiyi ne kadar üretebildiğimiz önem taşıyor. Aynı zamanda yüzde kaçı temiz enerjiden yüzde kaçı fosil yakıtlardan geliyor bu enerjinin? İşte, temiz enerji payını ne kadar artırabildiğimize bakacağız. Bu aslında küçük bile olsa bizlerin yapacağı uygulamalar ve alınacak önemlerle kentlerimizde çok büyük bir fark yaratacaktır. Kent hareketliliği, bisiklet kullanımı, yayalaştırma gibi birçok uygulamayla bizlerin elindeki inisiyatif ve imkanlarla yapabileceğimiz bazı uygulamalarla. Mesela Bodrum için elektrikli deniz araçları, denizde kullanılan benzinli ya da mazotlu teknelerin transformasyonu gibi çalışmalar. Bunlar tabii ki bizlerin önündeki ufuk. Bunları görerek çalışmak zorundayız ve fark yaratabileceğimizi çok net bir şekilde biliyorum. Biz, Bodrum için bunları 2030 yılına kadar yapmayı planlıyoruz.” şeklinde konuştu.